Ana içeriğe atla

İddia 93. Güneşin sıradan bir yıldız olduğu bilinmiyor.

İddianın mantıksız oluşuna, mantıksız bir örnek dahi bulamadım! Çünkü bir şeyi, bir sınıfa dahil edenler biziz. 

Kurandaki herhangi bir ayetten, güneşin yıldızdan ayrı veya yıldız kategorisine dahil bir şey olduğu sonucu çıkmaz. O dönem insanları için, güneş ayrı, ay ayrı, yıldızlar ayrı olduğu için, kuran ayrı ayrı her birinden bahseder. Buradan güneşin yıldız olduğunu bilmiyor sonucu çıkmaz. Çünkü kuran “yıldızlar ayrı güneş ayrı bir kategori” demiyor. Anti tez olarak sunulacak Araf 54. Ayette “... Güneş, ay ve yıldızlar….” ifadesi verilebilir. Mesela burada güneş ve Ay'ın, yıldızlardan ayrı sayılması sebebiyle, ilk bakışta kuranın ayrı kategorilere koyduğunu düşünebilirsiniz. Ancak diğer ayetlere bakılırsa, bunun bir tez olmayacağını görebilirsiniz. Örneğin bakara 98. Ayette “.. Allah'a, Meleklerine, resullerine, Cebrail'e ve Mikaile düşman olursa…” Cebrail ve Mikail'in özel bir konumda olması sebebiyle, melek oldukları halde ayrı zikir edilmiştir. Halbuki onlar da melek, fakat konumu sebebiyle ayrıca zikir ediliyor. Güneş ile ilgili Ayette, güneşin yıldızdan ayrı zikir edilmesi güneşin yıldızlardan olmadığını göstermez. Onun diğer yıldızlara göre, dünya için daha özel bir konumu olduğunu gösterir. Ayrıca kuranın hitap ŞEKLİ lokal olması sebebiyle, o dönem insanlarında güneş ayrı bir konumda idi. Bu sebeple ayrı zikir edilmiş olabilir

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İddia 84. Muhammed'in "sapık" olmadığını savunan ayet var. (Araf: 61)

Araf 61.Ayet: قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ ب۪ي ضَلَالَةٌ وَلٰكِنّ۪ي رَسُولٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ [“Ey kavmim, ben yanlış bir yolda değilim, fakat alemlerin Efendisinden (gelen) bir elçiyim]  Ayetteki “delaletun=ضلالة” kelimesi “sapıklık” diye meal edilmiş, ancak sapıklık, dilimizde “ahlaksızlık” manasında yaygındır. Ancak âyette bu manada değildir.  Bu kelime, kuranda genellikle hidayetin/doğru yolun karşıtı olarak kullanılmaktadır.  Yani âyette “Muhammed sapık değil” yazmıyor “Muhammed yoldan çıkmış değil” yazıyor

98. Nisa 23 ensesti yasaklıyor, Ahzab 50 sadece peygambere izin veriyor.

Ensest, bir kişinin annesi, babası, kardeşi, büyük annesi, büyük babası, amcası, dayısı, halası, teyzesi, torunları ile olan cinsel ilişkisidir”  Nisa 23. Ayet: ensesti yasaklar, ahzab 50. Ayet ensest'e izin vermez, ahzab 50. yette peygambere kuzenleri ile evliliği serbest yapar. Kuzenler, ensest veya Nisa 23. yette sayılan kişiler arasına girmez. Zaten ahzab 50. yette sayılan kişiler, Nisa 23. yette yasak edilmediği için, müminlere de helâldir.  Sonuç: yine boş bir iddia.

"1. Köleliği yasaklamıyor. (Bakara: 177-221)" iddiasına cevap

İlk olarak şunu söyleyebilirim; Kölelikten ne anlıyoruz? Boynuna zincir bağlayıp, Dövülüp eziyet edilen , işkence edilen , insanlara kul edilen , her türlü ihtiyaç için kullanılan , insan yerine konulmayan, hiçbir hakkı olmayıp insandan aşağı görülen bir kurumun kuranda serbest olduğunu anlıyoruz. Bu şekilde bir kölelik İslamda yoktur, hiçbir zaman için var olmadı, bunun adı zaten "kulluk (abd عبد)"'tur. Kuran bunu yapanın firavun olduğunu söyler, Kuranda onlarca Ayette bütün elçilerin "sadece Allaha KUL (abd عبد) olun" dediği söylenir.. Kuranın "köle" dediği ailenin bir bireyi, kendisine iyilik edilen, zekat verilen, evlilik yapılan, evlendirilen, zulüm etmenin yasak olduğu, isyana zorlamanın yasak olduğu, maddi destek sağlanılan bir hizmetçilik... Kısacası; kuran köleliğin içeriğini değiştirmiş, zulmünü ortadan kaldırmış, sadece adını bırakmıştır 🙂 1.) ➡ Genellikle Ateistler, içinde "köle" geçen ayetleri cımbız yaparak "