Ana içeriğe atla

İddia 75. Bazı ayetler daha Muhammed zamanında hükmünü yitiriyor ama hala duruyor.

Kur'an, ibrahim'in evine gelen misafirlerin yanında eşinin ve kendisinin tutumunu, aynı şekilde, Lut'un tutumunu, diğer peygamberlerin herhangi bir olay karşısında tutumunu, bize anlatır. Bu ayetlere karşı “hükmünü yitiriyor, şu an İbrahim yok o halde bu ayetler hükümsüz” demek saçmadır. Çünkü bu ayetler de bize ders verilir. 
Mesela en çok eleştiri yapılan ayetlerden biri ahzab 53. Ayettir. yette “peygamberin evine vakitsiz gitmeyin, yemeğinizi yiyince dağılın, bu durum peygambere eziyet etmekte, o bunu söylemekten çekiniyor, eşlerinden bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin” yazar. Bu ayetlere karşılık “peygamber yok, onun evi yok, eşi yok, o halde hükümsüzdür “demek saçmadır. Çünkü âyette misafirlik adabı anlatılır. Misafirlere bir edep ahlak dersi olarak Vakit gözetmeksizin evlere gelmeyin, ev sahibi rahatsız olur, bunu söylemekten çekinir, ev sahibinin eşinden bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin, bu daha uygun olur, diyor ve ev sahibinin davranışlarının nasıl olması gerektiğini anlatıyor. Bunu peygamberle ilgili olan “hükmünü yitirmiş” denilen her âyette görüyoruz. Bu sebeple ayetlerin bulunması gayet normaldir. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İddia 84. Muhammed'in "sapık" olmadığını savunan ayet var. (Araf: 61)

Araf 61.Ayet: قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ ب۪ي ضَلَالَةٌ وَلٰكِنّ۪ي رَسُولٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ [“Ey kavmim, ben yanlış bir yolda değilim, fakat alemlerin Efendisinden (gelen) bir elçiyim]  Ayetteki “delaletun=ضلالة” kelimesi “sapıklık” diye meal edilmiş, ancak sapıklık, dilimizde “ahlaksızlık” manasında yaygındır. Ancak âyette bu manada değildir.  Bu kelime, kuranda genellikle hidayetin/doğru yolun karşıtı olarak kullanılmaktadır.  Yani âyette “Muhammed sapık değil” yazmıyor “Muhammed yoldan çıkmış değil” yazıyor

27. Peygamberin evinden misafir kovma ayeti var. (Ahzab: 53)

Bazıları sadece yazılana, zeki insanlar ise, verilen mesaja bakarlar. İlgili Ayette peygamber ve müminler üzerinden misafirlik adabı anlatılır. yette “vakit gözetmeksizin evlere gelmeyin, peygamber (ev sahibi) bunu söylemekten çekinir, eşlerinden bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin,” tarzı ifadeleri, misafir ve ev sahibinin davranışlarının nasıl olması gerektiğini anlatıyor. Sadece bu Ayette değil, diğer ayetlerde de farklı olaylar (İbrahim ve Lut'un evine gelen misafirler gibi) üzerinden edep dersi verilir..  #bir_sorgulayan_muslumanin_gozunden  Hubeyb Öndeş 

İddia 99. Kuran'da "AŞK" kelimesi hiç geçmiyor.

Aşkı, Türkçede “çok sevmek, aşırı sevgi” manasında kullanıyoruz. Kur'an'da bu sevgi pek çok Ayette geçer; Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: “Hristiyanlarız” diyenleri bulursun. ” (Maide Suresi, 82)  Hz. Muhammed’in merhameti, müminlere olan sevgisi ve düşkünlüğü, Müslümanlar için çok güzel bir örnek oluşturur. Allah Kuran’da Hz. Muhammed’in bu üstün ahlakından şöyle bahseder: Andolsun size, içinizden sıkıntıya düşmeniz O’nun gücüne giden, size pek düşkün, müminlere şefkatli ve esirgeyici olan bir elçi gelmiştir. (Tevbe Suresi, 128) Kuran’da Hz. Yahya için Allah, ”Katımız’dan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik). O, çok takva sahibi biriydi.” (Meryem Suresi, 13) der. Sevgi duyarlılığı ve temizlik mümin alametidir. Güzel Söz, İyilik, Sabır ve Merhamet Sevgiye Vesile Olur İslam’ın güzel ahlakını tüm insanlara tebliğe niyet eden birinin, o ahlakı üzerinde barındırıyor olması gerekir. Zira en güzel tebliğ örnek olmaktır. ”İyilikle ...