Ana içeriğe atla

60. Ay'ı nur kaynağı olarak nitelendiriyor, güneşin ışığını yansıttığını bilmiyor. (Yunus: 5), (Nuh: 16)

Aksine, bu iki ayet Ay'ın, güneşten aldığı ışığı yansıtmada olduğunu kanıtlıyor. İsterseniz, bir Arapça kur'an sözlüğü olan 10. Yüzyılda yazılmış Ragıp isfehaninin sözlüğü el müfredat sözlüğü konuşsun;

Kaynak: Ragıp isfehani el müfredat, T-L-V MADDESİ;

“... ‘Ay ışığını GÜNEŞTEN ALIR VE GÜNEŞ İçin halife konumundadır’ denilmesinden dolayıdır. Yüce Allah'ın, Yunus 5. Ayette, ‘nurlu bir ay’ sözü de bu gerçeğe işaret etmektedir…”

Bir Arap dil alimi bile, bu ayetten bu sonucu çıkardığına göre, iddia geçersizdir. 

Ayrıca farz edelim ki, bu ayetlerde denildiği gibi, Ay'ın bir yansıtıcı değil de, ışık kaynağı olduğu yazıyor olsun. Neyi ispat eder? Geceleyin insanlar için bir ışık kaynağı ay olmuştur. Ay ışığını güneşten alsın veya almasın, sonuçta insanlar için bir ışık kaynağı konumundadır. Ki, aslen böyle olmadığını üstte verdiğim bilgiler doğruluyor

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İddia 84. Muhammed'in "sapık" olmadığını savunan ayet var. (Araf: 61)

Araf 61.Ayet: قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ ب۪ي ضَلَالَةٌ وَلٰكِنّ۪ي رَسُولٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ [“Ey kavmim, ben yanlış bir yolda değilim, fakat alemlerin Efendisinden (gelen) bir elçiyim]  Ayetteki “delaletun=ضلالة” kelimesi “sapıklık” diye meal edilmiş, ancak sapıklık, dilimizde “ahlaksızlık” manasında yaygındır. Ancak âyette bu manada değildir.  Bu kelime, kuranda genellikle hidayetin/doğru yolun karşıtı olarak kullanılmaktadır.  Yani âyette “Muhammed sapık değil” yazmıyor “Muhammed yoldan çıkmış değil” yazıyor

98. Nisa 23 ensesti yasaklıyor, Ahzab 50 sadece peygambere izin veriyor.

Ensest, bir kişinin annesi, babası, kardeşi, büyük annesi, büyük babası, amcası, dayısı, halası, teyzesi, torunları ile olan cinsel ilişkisidir”  Nisa 23. Ayet: ensesti yasaklar, ahzab 50. Ayet ensest'e izin vermez, ahzab 50. yette peygambere kuzenleri ile evliliği serbest yapar. Kuzenler, ensest veya Nisa 23. yette sayılan kişiler arasına girmez. Zaten ahzab 50. yette sayılan kişiler, Nisa 23. yette yasak edilmediği için, müminlere de helâldir.  Sonuç: yine boş bir iddia.

"1. Köleliği yasaklamıyor. (Bakara: 177-221)" iddiasına cevap

İlk olarak şunu söyleyebilirim; Kölelikten ne anlıyoruz? Boynuna zincir bağlayıp, Dövülüp eziyet edilen , işkence edilen , insanlara kul edilen , her türlü ihtiyaç için kullanılan , insan yerine konulmayan, hiçbir hakkı olmayıp insandan aşağı görülen bir kurumun kuranda serbest olduğunu anlıyoruz. Bu şekilde bir kölelik İslamda yoktur, hiçbir zaman için var olmadı, bunun adı zaten "kulluk (abd عبد)"'tur. Kuran bunu yapanın firavun olduğunu söyler, Kuranda onlarca Ayette bütün elçilerin "sadece Allaha KUL (abd عبد) olun" dediği söylenir.. Kuranın "köle" dediği ailenin bir bireyi, kendisine iyilik edilen, zekat verilen, evlilik yapılan, evlendirilen, zulüm etmenin yasak olduğu, isyana zorlamanın yasak olduğu, maddi destek sağlanılan bir hizmetçilik... Kısacası; kuran köleliğin içeriğini değiştirmiş, zulmünü ortadan kaldırmış, sadece adını bırakmıştır 🙂 1.) ➡ Genellikle Ateistler, içinde "köle" geçen ayetleri cımbız yaparak "