Ana içeriğe atla

14- kadın ve erkeği şahitlik konusunda eşit tutmuyor. (bakara 282)

Kur'an bütünlüğüne bakalım ;

zina şahitliğinde ; kadın 4 defa yemin ederse cezadan kurtuluyor (Nur 8-9)
Bu konuda kadının şahitliği erkeğin şahitliği ile eşit tutulmuştur.

Talak meselesinde kadın - erkek ayrımı yapılmadan iki şahit istenir, burada da erkek ve kadın eşit tutulur. (talak 2)

Zina şahitliğinde 4 şahit istenir ve cinsiyet ayrımı yapılmaz (Nisa 15)

Vasiyet meselesinde 2 şahit istenir ve yine kadın - erkek ayrımı yapılmaz (Maide 106)

Bakara 282. Ayette şu ifade geçer “... Bu daha sağlamdır… yazana da şahitlik edene de zarar verilmesin..”
Ayet bu şekilde iki kadın bir erkek şahit isteme sebebini bu kısımlarda anlatıyor. borçlular arasında kavga çıkması sonucunda, kadına zarar verilebilir. Bu sebeple âyette iki kadın ve bir erkek şahitliği tavsiye edilmiştir.

Diğer konularda şahitlik için bir ayrım yoktur. “kimse anlamadı tek sen mi anladın?” diyecekler için, bir de hadis ekleyelim.
“Ukbe dedi ki: Zenci bir cariye geldi, ben sizin ikinizi de emzirmiştim dedi. Bunu Nebi (s.a.v)’e anlattım, benden yüz çevirdi. Önüne geçtim ve tekrar anlattım, dedi ki: “Nasıl olacak? Cariye ikinizi de emzirdiği kanaatinde’’. Sonra kadınla evlenmesini yasakladı.” (Buharî, Şehâdât, 13)

Bu hadiste şuna dikkat edin;
Kadın TEK BAŞINA gelip, hadiste bahsedildiği üzere o iki kişinin süt kardeşi olduğunu söylüyor. Halbuki kadın TEK BAŞINA şahitlik ediyor. Buna rağmen peygamber “iki kadın gerekir başka şahit getirsin” demeden, onun şahitliğini geçerli görüp, evliliği yasaklıyor. Sadece buradan bile , peygamberin tek başına bir kadının şahitliğini saydığı açıkça bellidir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İddia 84. Muhammed'in "sapık" olmadığını savunan ayet var. (Araf: 61)

Araf 61.Ayet: قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ ب۪ي ضَلَالَةٌ وَلٰكِنّ۪ي رَسُولٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ [“Ey kavmim, ben yanlış bir yolda değilim, fakat alemlerin Efendisinden (gelen) bir elçiyim]  Ayetteki “delaletun=ضلالة” kelimesi “sapıklık” diye meal edilmiş, ancak sapıklık, dilimizde “ahlaksızlık” manasında yaygındır. Ancak âyette bu manada değildir.  Bu kelime, kuranda genellikle hidayetin/doğru yolun karşıtı olarak kullanılmaktadır.  Yani âyette “Muhammed sapık değil” yazmıyor “Muhammed yoldan çıkmış değil” yazıyor

27. Peygamberin evinden misafir kovma ayeti var. (Ahzab: 53)

Bazıları sadece yazılana, zeki insanlar ise, verilen mesaja bakarlar. İlgili Ayette peygamber ve müminler üzerinden misafirlik adabı anlatılır. yette “vakit gözetmeksizin evlere gelmeyin, peygamber (ev sahibi) bunu söylemekten çekinir, eşlerinden bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin,” tarzı ifadeleri, misafir ve ev sahibinin davranışlarının nasıl olması gerektiğini anlatıyor. Sadece bu Ayette değil, diğer ayetlerde de farklı olaylar (İbrahim ve Lut'un evine gelen misafirler gibi) üzerinden edep dersi verilir..  #bir_sorgulayan_muslumanin_gozunden  Hubeyb Öndeş 

İddia 99. Kuran'da "AŞK" kelimesi hiç geçmiyor.

Aşkı, Türkçede “çok sevmek, aşırı sevgi” manasında kullanıyoruz. Kur'an'da bu sevgi pek çok Ayette geçer; Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: “Hristiyanlarız” diyenleri bulursun. ” (Maide Suresi, 82)  Hz. Muhammed’in merhameti, müminlere olan sevgisi ve düşkünlüğü, Müslümanlar için çok güzel bir örnek oluşturur. Allah Kuran’da Hz. Muhammed’in bu üstün ahlakından şöyle bahseder: Andolsun size, içinizden sıkıntıya düşmeniz O’nun gücüne giden, size pek düşkün, müminlere şefkatli ve esirgeyici olan bir elçi gelmiştir. (Tevbe Suresi, 128) Kuran’da Hz. Yahya için Allah, ”Katımız’dan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik). O, çok takva sahibi biriydi.” (Meryem Suresi, 13) der. Sevgi duyarlılığı ve temizlik mümin alametidir. Güzel Söz, İyilik, Sabır ve Merhamet Sevgiye Vesile Olur İslam’ın güzel ahlakını tüm insanlara tebliğe niyet eden birinin, o ahlakı üzerinde barındırıyor olması gerekir. Zira en güzel tebliğ örnek olmaktır. ”İyilikle ...