Ana içeriğe atla

"1. Köleliği yasaklamıyor. (Bakara: 177-221)" iddiasına cevap


İlk olarak şunu söyleyebilirim;
Kölelikten ne anlıyoruz? Boynuna zincir bağlayıp, Dövülüp eziyet edilen , işkence edilen , insanlara kul edilen , her türlü ihtiyaç için kullanılan , insan yerine konulmayan, hiçbir hakkı olmayıp insandan aşağı görülen bir kurumun kuranda serbest olduğunu anlıyoruz.
Bu şekilde bir kölelik İslamda yoktur, hiçbir zaman için var olmadı, bunun adı zaten "kulluk (abd عبد)"'tur. Kuran bunu yapanın firavun olduğunu söyler, Kuranda onlarca Ayette bütün elçilerin "sadece Allaha KUL (abd عبد) olun" dediği söylenir..
Kuranın "köle" dediği ailenin bir bireyi, kendisine iyilik edilen, zekat verilen, evlilik yapılan, evlendirilen, zulüm etmenin yasak olduğu, isyana zorlamanın yasak olduğu, maddi destek sağlanılan bir hizmetçilik...
Kısacası; kuran köleliğin içeriğini değiştirmiş, zulmünü ortadan kaldırmış, sadece adını bırakmıştır 🙂

1.) ➡ Genellikle Ateistler, içinde "köle" geçen ayetleri cımbız yaparak "kuran köleliğe onay veriyor!" derler. Bir metnin, bir şeyden bahsediyor olması ona onay verdiğini göstermez. Çünkü kölelik zaten vardı, elinde kölesi olan insanlar vardı, kuran doğal olarak "köleleriniz.." diyerek onlara hüküm vermek zorunda. 🙂 Bu, kuranın onay verdiğini göstermez, zaten köleleştirmenin, firavunun yaptığı bir zulüm olduğunu şu Ayette söyler;
Şuara 22 "(Musa, firavuna dedi ki) O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine KÖLELEŞTİRMENDİR."
Zaten, hiçbir Ayet köleliği meşru görmemiş ve hiçbir Ayette "köle /cariye edinin" yazmamaktadır.

2.)➡ Köle edinmeye onay vermediği için MEVCUT köleler ile ilgili hükümler vardır. Bu emirler zaten özgürlüğe kavuşturma amaçlıdır.

Nur 33 "... sağ ellerinizin sahip olduklarından (köle ve cariyelerinizden ) mükatebe; özgürlük sözleşmesi yapmak isteyenlerden eğer kendileri için bir hayır görüyorsanız, hemen özgürlük sözleşmesi yapın..."

Kölenin özgürlük istemesi üzerine özgürlük anlaşması yapılmasını emir ediyor. Akla şu soru gelebilir "köle neden özgürlük anlaşması yapmayı istemesin ki; âyette 'isteyenler' diyor?"
O dönemin şartlarına göre bakalım; köle olarak yaşamış, hiçbir iş bilmeyen, geçimini sağlayacak gücü olmayan bir köle, özgür olup ortada kalacağına, bir müslümanın elinin altında köle olarak kalmaya devam etmek isteyebilir. Çünkü müslüman birinin elinin altında iken, yiyecek içecek, kalacak yer, sıkıntısı yaşamıyor. "köle" adı altında ailenin bir bireyi gibi yaşıyor. Bu durumda zaten gücü yoksa köle olarak kalmayı tercih edecektir. Kur'an'ın bir anda "bütün köleleri Azad edin" dememesi de, bu yüzdendir 🙂
Sadece bu emir bile, kur'an'ın kölelere nasıl bir özgürlük yolu açtığına, olaya her yönlü baktığına güzel bir örnektir. Biraz samimi olanlar için , sadece bu ayet bile kuranın, algılandığı bir şekilde köleliğe onay vermediğine kanıttır!

Yorumlar

  1. Cimbizlama dan anlat , bir türli açik açik yasaklamiş diyemiyorsun , 'kölelik her zaman varmiş' ne demek oluyor , bu ne biçim anlatiş , demek kölelik her zaman varmiş , ama Allah bir türlü yasaklayamamiş , bu ne biçim tanri , hsni herkerse sözünü geçiriryordu , nerede kaldi Allahin adaleti , bu nu akilli birı yutmaz kardes!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Abd de zamanında kölelik var iken bir anda köleliği kaldırıyorlar. Ortada kalan köleler hiçbir iş bilmediği, becerileri olmadığı için eski efendilerine geri dönmeye calışıyorlar. Bir sistemi hemen kaldırırsan çatlaklıklar oluşur. İslam aşamalı kaldırıyor köleliği

      Sil
  2. Bizim 1000 yılımız Allah için 1 gün degil mi? Kuran böyle iddaa etimiyor mu? Allah 2 gün ötesini göremiyormüydü? Ki 7. Asırda avüc içi kadae toplümün çıraklarını fıkırlerını önemseyip ayetler gönderip ve Allaha göre 2 gün sonra nufusu 8 milyara yaklaşacak toplümün fikirlerin hiç önemsemeyip. Utanmaz-utanmaz parantez içinde köleler onlarında yanında cariyeler yazmışsın peki cariyeler neden o durumdaymış? Onlarda mi yoksulluktan? Hayır içlerinde zengin Babası Annesı Kardeşleri islamı kabul etmedigi için öldürülüp kendisinide savaş ganimeti olarak gören mühammedin zevkleri için. Bence dunyada bir cihata ihtiyac var ama bu defa islama karşı cihat zira islam bizleri kafir olarak görüyörsa ve her kötülüge laik oldugumuzu savunuyorsa bir an önce en iyi savunma ataktır mantıgına baş vurmalıyız belkide bu defa biz demeliyik müslümankari nerede görsez orada da öldürün kuranın bizim için söyledigi gibi.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

27. Peygamberin evinden misafir kovma ayeti var. (Ahzab: 53)

Bazıları sadece yazılana, zeki insanlar ise, verilen mesaja bakarlar. İlgili Ayette peygamber ve müminler üzerinden misafirlik adabı anlatılır. yette “vakit gözetmeksizin evlere gelmeyin, peygamber (ev sahibi) bunu söylemekten çekinir, eşlerinden bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin,” tarzı ifadeleri, misafir ve ev sahibinin davranışlarının nasıl olması gerektiğini anlatıyor. Sadece bu Ayette değil, diğer ayetlerde de farklı olaylar (İbrahim ve Lut'un evine gelen misafirler gibi) üzerinden edep dersi verilir..  #bir_sorgulayan_muslumanin_gozunden  Hubeyb Öndeş 

İddia 84. Muhammed'in "sapık" olmadığını savunan ayet var. (Araf: 61)

Araf 61.Ayet: قَالَ يَا قَوْمِ لَيْسَ ب۪ي ضَلَالَةٌ وَلٰكِنّ۪ي رَسُولٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ [“Ey kavmim, ben yanlış bir yolda değilim, fakat alemlerin Efendisinden (gelen) bir elçiyim]  Ayetteki “delaletun=ضلالة” kelimesi “sapıklık” diye meal edilmiş, ancak sapıklık, dilimizde “ahlaksızlık” manasında yaygındır. Ancak âyette bu manada değildir.  Bu kelime, kuranda genellikle hidayetin/doğru yolun karşıtı olarak kullanılmaktadır.  Yani âyette “Muhammed sapık değil” yazmıyor “Muhammed yoldan çıkmış değil” yazıyor

İddia 99. Kuran'da "AŞK" kelimesi hiç geçmiyor.

Aşkı, Türkçede “çok sevmek, aşırı sevgi” manasında kullanıyoruz. Kur'an'da bu sevgi pek çok Ayette geçer; Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: “Hristiyanlarız” diyenleri bulursun. ” (Maide Suresi, 82)  Hz. Muhammed’in merhameti, müminlere olan sevgisi ve düşkünlüğü, Müslümanlar için çok güzel bir örnek oluşturur. Allah Kuran’da Hz. Muhammed’in bu üstün ahlakından şöyle bahseder: Andolsun size, içinizden sıkıntıya düşmeniz O’nun gücüne giden, size pek düşkün, müminlere şefkatli ve esirgeyici olan bir elçi gelmiştir. (Tevbe Suresi, 128) Kuran’da Hz. Yahya için Allah, ”Katımız’dan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik). O, çok takva sahibi biriydi.” (Meryem Suresi, 13) der. Sevgi duyarlılığı ve temizlik mümin alametidir. Güzel Söz, İyilik, Sabır ve Merhamet Sevgiye Vesile Olur İslam’ın güzel ahlakını tüm insanlara tebliğe niyet eden birinin, o ahlakı üzerinde barındırıyor olması gerekir. Zira en güzel tebliğ örnek olmaktır. ”İyilikle ...